Ceza Avukatı Nedir | İstanbul Ceza Avukatı İlgi Alanları 

Ceza avukatı genellikle bireylerin özgürlükleri ve mağduriyetleri açısından toplumun hassas kanadını oluşturan sorunları ile alakadar olmaktadır. Öte yandan ceza avukatları diğer avukat branşlarına göre farklılık göstermektedir. Zira bireylerin tamamen hak ve özgürlüklerini ilgilendiren konuları ele almaktadır.
İstanbul ceza avukatı, sanığı ya da şüpheli kişiyi savunurken müdafi olarak isimlendirilir. Müdafi, müdafaa etmekten ortaya çıkmaktadır. Genel tanımda zanlıyı savunan, ayrıca hak ve özgürlüklerini korumaya çalışan kişi olarak görülür.

Ceza Avukatları İlgi Alanları

Kartal ceza avukatı olarak hizmet veren hukuk danışmanlık ofisleri, işi gereği pek çok adli merci ile alakadar olsa da genellikle belli başlı hakları savunmaktadır. Ceza alacak ya da alabilecek ihtimaldeki bireyleri korumak ve haklarını savunarak en az cezayı aldırmak için elinden geleni yapmaktadır. Ceza avukatı ilgi alanları genellikle şu şekildedir.

Özel Belgede Sahtecilik

Özel belgede sahtecilik, okunabilir, yazılı ve hukuki niteliklere sahip özel olan belgenin sahte bir şekilde düzenlenmesi ya da kullanılmasına denir. Belgede sahtecilik konusu hukukta resmi ve özel olmak üzere iki dalda incelenir. Bunların arasındaki tek temel fark birisinin resmi diğerinin özel olmasıdır. Özel belgede sahtecilik suçu, genellikle üç farklı yol ile karşımıza çıkmaktadır. 

•    Özel olan belgeyi sahte bir şekilde düzenlemek ya da kullanmak.
•    Gerçek olan bir belgeyi aldatıcı bir şekilde değiştirerek kullanmak.
•    Sahte olduğunu bile bile özel belgeyi kullanmak.

Yukarı da verilen birbirinden bağımsız üç suçu işleyen birey gene de tek ceza almaktadır. Bu cezaları en hafife indirmek ve haklarınızı savunmak için İstanbul ceza avukatı ile görüşüp profesyonel yardım talebinde bulunabilirsiniz.

 

Resmi Evrakta Sahtecilik Suçu

Resmi belgede sahtecilik suçu kamu nezdinde işlenen suçlar arsında geçmektedir. Resmi nitelikte olan belgeler üzerinde yapılan işlemlerden dolayı ortaya çıkan suç unsurudur. Birey bu suçu üç şekilde işleyebilir;

•    Resmi belgeyi sahte bir şekilde üretmesi veya resmi olan belgeyi mevzuata aykırı şekilde üretmesi ya da düzenlemesi.
•    Resmi olan bir makaleyi kişilerce incelenirken aldatıcı şekilde değiştirmesi.
•    Resmi belge niteliği taşıyan belge yerine sahte resmi belgesi kullanması.

Resmî belgede sahtecilik suçu işlenirken zanlı doğrudan devlete zarar ile yargılanır. Zarar gören kişi gerçek kişi olsa dahi, mağdur devlet olacaktır. TCK gereği suçun azami şikâyet süresi tam 6 yıldır. Zaman aşımı süresi 8 yıl olarak belirlenmiştir.
Dolandırıcılık

Dolandırıcılık suçu zarar suçu olduğundan tehlike suçunun da önüne geçmektedir. Bu sebeple dolandırıcılık suçunun oluşması için mutlaka zarar eylemi oluşması gerekmektedir. Bu zarar çoğunlukla dolandırılan kişinin mal varlığı üzerine oluşur. 
İstanbul Ceza Avukatı ilgi alanlarından olan dolandırıcılık suçu için fail ya da üçüncü bir kişi haksız bir kazanç sağlayarak kendi mal varlığında artış elde etmektedir. Belirtilen haksız kazanç sonucunda da mağdur ya da dolandırılan kişinin mal varlığında azalma yaşanır.
Hileli davranışlar içinde bulunan üçüncü kişi ya da fail kişi elde ettiği haksız kazanç veya menfaat arasında illiyet bağı yani nedensellik bağı bulunması zorunludur.

Hakaret Suçu
Hakaret Suçu Türk Ceza Kanunu gereğince şerefe karşı suçlar bölümü içerisinde 125. Madde de düzenlenmiştir. Hür kişinin saygınlık, onur ve şerefini küçük düşürecek ayrıca rencide edecek sözlerinin hepsine karşı kullanılması hali sonucunda hakaret suçu işlemiştir.

Hakaret suçunda korunmak istenen asıl hukuki değerler, kişinin özsaygısı ve şerefidir. Her bireyin hukuk içerisinde şeref, onur ve haysiyeti bulunmaktadır. Bu sebeple herhangi bir bireyin saygınlığına, şeref ve onurunu lekeleyecek değerlerini zedeleyecek söz ya da ithaflar önemle reddedilmiş ve korumaya alınmıştır. 
Hukuk alanında İstanbul ceza avukatı sizlere hakaret eden ya da şeref, onur, haysiyet değerlerinizi zedeleyecek sözler veya hareketlerde bulunmuş insanlara karşı alanında uzman kadrosu ve profesyonel yardım taleplerinize en olumlu yanıt vererek sizlere hizmet vermektedir.

Basit Yargılama Usulü Nedir
Basit yargılama usulü, iddianame kabul edildikten sonra belli başlı suçlarda mahkemenin takdirine bağlı kalınarak duruşma yapılamayıp evrak üzerinde yürütülür. Aynı zamanda olağan yargılama usulünden çok daha hızlı ve basit bir şekilde işlenen bir ceza mahkemesi türüdür.

Basit yargılama usulü gereği mahkûmiyet alındıktan sonra sonuç için ceza dörtte bir (1/4) oranında indirim uygulanır. Basit yargılama usulü, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 5271 sayılı 251. Maddesi içerisinde düzenlenmiştir.
Biçimsel koşulları mevcut olsa dahi, mahkeme basit yargılama usulünü uygulamaması da mümkündür. Mahkeme açılan kamu davasını, davanın özelliğine göre davanın basit yargılama yolu ile görülmesinden daha kolay, yerinde ve etkin olduğu düşüncesinde bulunursa ancak bu yola başvuracaktır.
Aksi halde normal yargılama prosedürü devreye girecektir. Öte yandan bu usulde olağan yargılama usulünde yer almış bazı zanlı haklarının göz ardı edilerek yargılama hızlılığına hassaslık verilmesi adil yargılama hakkı ihlallerine yol açacaktır.  
Ayrıca iddianameyi kabul ettikten sonra mahkeme ceza davasına basit yargılama usulünü uygulayıp uygulanamayacağına karar verir. Bununla birlikte mahkeme iddianameyi kabul edip duruşma gününü belirleyip artık basit yargılama usulünü gerçekleştiremez. Duruşma günü belirlendikten sonra basit yargılama usulünü köşeye çekip normal yargılama usulünü uygulama zorunda kalacaktır.

Tehdit Suçu
TDK’da tehdit kelimesinin karışlığı gözdağı olarak belirtilmiştir. Türk Ceza Kanunu tehdidi kişinin kendisinin ya da yakının hayatına cinsel veya vücut dokunulmazlığına, malvarlığına yönelik herhangi bir saldırı gerçekleştirileceğinden bahsetmesi suç kapsamında ilgilenilmektedir. 
Türk Ceza Kanunu 106. Maddesinde tehdit suçu işleyen bireye verilecek hapis cezası da tehdidin türüne göre değişiklik göstermektedir. Tehdit bireyin vücut bütünlüğüne, kendisinin veya yakınlarının hayatına ya da cinsel dokunulmazlığına yönelirse verilecek 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası eklenmiştir. Belirtilen tehdit etme eyleminin niyeti malvarlığı yönelimin de verilecek 6 aya kadar hapis cezası ya da maddi para cezası bulunmaktadır.