Kamulaştırmasız El Atma Nedir? Mülkiyet Hakkınız İhlal Edildiğinde Hukuki Yollar

Kamulaştırmasız El Atma Nedir? Mülkiyet Hakkınız İhlal Edildiğinde Hukuki Yollar

Mülkiyet hakkı, Anayasamızın güvence altına aldığı temel hak ve özgürlüklerden biridir. Ancak, devlet veya kamu kuruluşları tarafından, bazen bu hakka, yasal bir dayanak olmaksızın müdahale edilebilmekte ve taşınmazlar üzerinde fiili bir tasarrufta bulunulabilmektedir. İşte bu durum, hukukumuzda "kamulaştırmasız el atma" olarak adlandırılır. Bu yazıda, kamulaştırmasız el atma kavramını, haklarınızı ve bu hakkın ihlali durumunda başvurabileceğiniz hukuki yolları detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.

Kamulaştırmasız El Atma (Kamulaştırmasız Elkoyma) Tam Olarak Nedir?

Kamulaştırmasız el atma, idarenin (devlet, belediye, kamu iktisadi teşebbüsü vb.) bir taşınmazı kamulaştırma usulüne uymadan, yani mal sahibine kamulaştırma bedelini ödemeden ve yargı yolunu açmadan, o taşınmazı fiilen kullanması, üzerinde inşaat yapması veya kamusal bir amaçla işgal etmesidir. Kısacası, mülkiyet hakkının yasal olmayan bir şekilde kamu lehine kısıtlanmasıdır. Bu durum, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun öngördüğü usullerin atlanması anlamına gelir ve hukuka aykırıdır.

Kamulaştırmasız El Atmanın Hukuki Niteliği ve Unsurları

Kamulaştırmasız el atma, hukuki açıdan bir "haksız fiil" teşkil eder. Bu eylemin oluşması için belirli unsurların bir arada bulunması gerekir:

  • Fiili Müdahale: İdare, taşınmaza somut ve fiili bir müdahalede bulunmalıdır. Örneğin, arsanıza yol yapması, park inşa etmesi, elektrik direği dikmesi veya binanızı kamusal amaçla kullanması gibi.
  • Kamulaştırma Usulünün İhlali: Yapılan bu müdahale, kamulaştırma kanununda belirtilen "kamulaştırma kararı, bedel tespiti, ödeme veya tescil" gibi aşamalara uyulmadan gerçekleştirilmelidir.
  • İdarenin Eylemi: Müdahale, bir kamu idaresi veya kamu idaresi adına hareket eden bir kişi/tüzel kişilik tarafından yapılmalıdır.
  • Mülkiyet Hakkının İhlali: Eylem, taşınmaz malikinizin mülkiyet hakkını ihlal etmelidir. Bu ihlal, taşınmazın tamamı veya bir kısmı üzerinde olabilir.

Kamulaştırmasız El Atma ile Normal Kamulaştırma Arasındaki Fark

Bu iki kavram birbirinden kesin çizgilerle ayrılır. Normal kamulaştırmada, idare kanunla verilmiş olan kamulaştırma yetkisini kullanır ve bunu belirli bir usule uyarak yapar. Malike, taşınmazın piyasa değeri üzerinden bir bedel ödenir, malik itiraz ve dava haklarını kullanabilir. Kamulaştırmasız el atmada ise bu yetki kötüye kullanılır veya hiç yoktur. Usul yoktur, bedel ödenmez. Dolayısıyla, kamulaştırmasız el atma, usulsüz ve hukuka aykırı bir kamulaştırmadır.

Kamulaştırmasız El Atmaya Örnek Durumlar

Pratikte sık karşılaşılan kamulaştırmasız el atma örnekleri şunlardır:

  • Belediyenin, imar planı yapmadan veya kamulaştırma yapmadan, özel mülkiyetteki bir araziden yol geçirmesi.
  • Kamu kurumunun, bir binayı veya arsayı kiralama veya satın alma yoluyla elde etmeden, doğrudan kamu hizmeti için kullanmaya başlaması.
  • Enerji nakil hatları, su boru hatları veya telekomünikasyon altyapıları için özel mülkiyetteki arazilere izinsiz olarak tesisat döşenmesi.
  • Taşınmazın bir kısmının, kamusal yeşil alan, park veya meydan yapılmak üzere fiilen işgal edilmesi.

Mülkiyet Hakkınız İhlal Edildiğinde Başvurabileceğiniz Hukuki Yollar

Taşınmazınıza kamulaştırmasız el atma yoluyla müdahale edildiğini düşünüyorsanız, hukuk düzenimiz size çeşitli yollar sunmaktadır. Bu yolları iki ana başlıkta toplayabiliriz: İdari Başvurular ve Yargısal Başvurular.

1. İdari Başvuru (İtiraz Yolu)

Öncelikle, müdahalede bulunan kamu idaresine yazılı bir şekilde başvurarak durumu bildirmeniz ve hukuka aykırı fiilin sona erdirilmesini talep etmeniz önerilir. Bu bir zorunluluk olmasa bile, sonraki yargı süreçleri için önemli bir delil teşkil eder. İdare, bu başvurunuz üzerine müdahaleyi kaldırabilir veya size kamulaştırma teklifinde bulunabilir.

2. Dava Yolları

İdari başvurunuz sonuçsuz kalırsa veya doğrudan dava açmak isterseniz, önünüzdeki temel seçenekler şunlardır:

A) İptal Davası

Eğer idarenin fiili müdahalesi bir "idari işleme" dayanıyorsa (örneğin, "yol açma kararı" gibi), bu işlemin iptali için idare mahkemesinde dava açabilirsiniz. Davanın amacı, hukuka aykırı olan idari işlemi ortadan kaldırmaktır.

B) Tam Yargı Davası (Tazminat Davası)

Kamulaştırmasız el atma durumlarında en sık başvurulan yol budur. Bu dava, idarenin hukuka aykırı eylemi nedeniyle uğradığınız maddi ve manevi zararların tazmin edilmesini amaçlar. İki şekilde açılabilir:

  • Taşınmazın Geri Verilmesi İstenebilen Davalar: Müdahale henüz yeni ise ve taşınmazın eski haline iadesi mümkünse, idareden müdahalenin kaldırılmasını ve taşınmazın size geri verilmesini isteyebilirsiniz. Ancak, artık kamusal bir hizmet yerine getiriliyorsa (örneğin, arsanızın üzerine okul yapılmışsa) mahkeme, kamu yararı gözeterek taşınmazın iadesi yerine bedelinin ödenmesine karar verebilir.
  • Sadece Tazminat İstenen Davalar: Taşınmazın iadesi imkansız hale gelmişse (örneğin, üzerine kalıcı bir kamu binası inşa edilmişse), davanın konusunu sadece kamulaştırmasız el atma tazminatı oluşturur. Bu durumda, mahkeme taşınmazın kamulaştırma tarihindeki (davanın açıldığı tarihteki) bedelini belirler ve bu bedelin size ödenmesine hükmeder.

C) İstirdat (Eline Geri Alma) Davası

Bu, genellikle özel hukuk kişileri arasında görülen bir dava türüdür. Ancak, idare taşınmaza hukuki bir dayanağı olmadan el koymuşsa ve bu el koyma bir "zilyetlik ihlali" niteliği taşıyorsa, idareye karşı da istirdat davası açılması mümkün olabilir.

Kamulaştırmasız El Atma Tazminatı Nasıl Hesaplanır?

Kamulaştırmasız el atma tazminatı hesaplanırken, mahkemece bilirkişi (eksper) atanır. Bilirkişi, taşınmazın değerini belirler. Bu değer tespitinde, taşınmazın kamulaştırmasız el atmanın gerçekleştiği andaki piyasa değeri esas alınır. Ayrıca, müdahaleden bu yana geçen süre için yasal faiz de tazminata eklenir. Eğer müdahale nedeniyle başka zararlarınız oluştuysa (kira kaybı, işletme zararı vb.), bunlar da ayrıca talep edilebilir.

Dava Açmak İçin Zamanaşımı Süresi Var mıdır?

Evet, dava açmak için belli süreler mevcuttur. İdari işlemlere karşı iptal davaları için genellikle işlemin tebliğinden itibaren 60 günlük süre öngörülmüştür. Tam yargı davaları (tazminat davaları) için ise, zararın ve idarenin öğrenildiği tarihten itibaren 5 yıllık zamanaşımı süresi vardır. Ancak, her durum kendi içinde farklılık gösterebileceğinden, süreler konusunda mutlaka bir avukattan danışmanlık alınmalıdır.

Kamulaştırmasız el atma, mülkiyet hakkınızı doğrudan ihlal eden ciddi bir durumdur. Ancak hukuk sistemimiz, bu haksız duruma karşı malikleri güçlü bir şekilde korumaktadır. Taşınmazınıza yönelik hukuka aykırı bir kamu müdahalesi ile karşılaştığınızda, zaman kaybetmeden harekete geçmek ve hukuki haklarınızı kullanmak büyük önem taşır. Süreç, delillerin toplanması, doğru dava yolunun seçilmesi ve hukuki stratejinin belirlenmesi gibi profesyonel bilgi gerektiren aşamalar içerir.

Uyarı: Bu yazı bilgilendirme amaçlıdır, detaylar için lütfen bir hukuk ofisi ile irtibata geçin.

Etiketler: ,

Telefon
WhatsApp